SalihArıkan

“3 Aralık Nasıl Değerlendirilmeli? 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Aslında Engelsiz izmir'de 15’te Bir toplantı yapılacaktı. Ben katılamadım. Öyleyse yazalım belki faydası olur. Ayrılırken Türe Hocamıza ve Harun Kara dostumuza kısaca anlattım. Yıllardır engellilerle ilgili toplantılar törenler ve farklı etkinlikler olur. Bu etkinliğe engelliler aileleri dernekleri ve bizi kedi yavrusu gibi seven okşayan yönetici büyüklerimiz katılırdı.Yönetici büyüklerimiz günümüzü kutlar arkasından engelli kardeşlerimiz diye sözüne devam ederdi. ağlaşır sızlanır ayrılırdır.Engelliye engelli propagandası yapar mutlu huzurlu ve hüzün dolu bir kalple günümüz bitirirdik. olmaz arkadaşlar böyle kutlamalar yerin dibine batsın. ayrımcılık ötekileştirmeler devam ediyor mu evet kanunlara rağmen kamu ve özel sektörde engellilere yanlış tutum ve davranışlarda bulunuluyor mu hıhı e o zaman bir yerde kopukluk var. Türkiye beyazay derneğinin bütün projelerinin ana fikri nedir birlikte yaşama kültürü hala engelli komşu istenmiyorsa toplumun çoğu engellilerle ilgili kitaplar okumamışsa filmler seyretmemişse şapkamızı önümüze koyalım. evet anayasada haklarımız var.Kanunlar hatalarına rağmen güzel ama uygulamalarda bir çok sorun var. engelliyi koruma bahanesiyle çeşitli zorluklar çıkarılıyor. eski dernekçilikte körler kör derneklerine topallar ortapetik engelliler derneklerine işitme engellilerde lokale toplanır. yahu biz önce kendi engellimiz dışındaki engellileri doğru dürüst tanımıyoruz. bir gün görmeyenler derneğinin birine gitmiştim. birisi yere bir şey düşürdü kimi elini sürtüyor kimide ayaklarını oysa bir gören olsa şurada burada diye söylerdi. Biriyle sohbet ediyoruz sizin derneğiniz yok mu diyor bazı vatandaşlarsa onlar derneklerine gitsin burada ne işi var diyor. yani dernekleri engelli hapishanesi yapmamalıyız. orada eğitimini danışmanlık hizmetlerini alacak. haklarını öğrenecek farklı etkinliklere katılacak. birbirlerinden aldıkları güçle hayata tutunacak. bazıları derneğe geliyor. sizin dernekte fazla kimse yok diyor. bende derneklerin kahve olmadığını ve oyun oynatmadığımı anlatıyorum. dernekler gerekliliktir güçlerimizi ve ellerimizi birleştirdiğimiz bir ortamdır. biz yıllardır topluma mesajımızı doğru kanallarla iletemedik. ne olabilir. engelli çocuğu olan bir sanatçıya konser verdirilir. hem eğleniriz hem de mesajlarımızı topluma anlatırız. engellik alanıyla ilgilenen ünlü şair yazarları davet ederiz Doğan Cüceloğlu Mim Kemal Öğe gibi. engellilerle engelsizlerin birlikte sanat spor etkinlikleriyle tanışarak kaynaşmalarını sağlarız. konferans ve panelleri aynı zamanda internet portallarında paylaşarak herkesin öğrenmesini sağlarız. yürüyüşler yaparak toplumun dikkatini çekebiliriz. stıkır etkinliği elimize aldığımız stıkırlarla kaldırımı işgal etmiş araçlara yapıştırırız.bilgilendirici broşürler dağıtabiliriz. radyo ve TV'lerde engelliği doğru anlatırız. engelliğin temel bir insan hakları meselesi olduğu anlatılır. görmediği halde oruç tutuyor gibi haber saçmalıkları tekrar edilmez.engellilerle ilgili etkinliklere engelsizleri de davet ediyoruz. benim önerim üç aralık engellilerle ilgili derneklerde değil de farklı hizmetleri yürüten derneklerde anılsın. neden çünkü mesajımızı onlara ulaştırmamız gerekir. törenlerde salya sümük göz yaşartıcı ajitasyonlara müsaade edilmemeli. sosyal medyada gündem olarak farkındalık oluşturulmalı üç aralıkta tüm kurum ve kuruluşların etkinlik yapmasını en azından etkinliklere dahil olmasını istiyoruz. basın açıklamaları ve farklı etkinliklerle mesajımızı geniş kitlelere duyuracak arkadaşlarımıza şimdiden teşekkür ederiz.Salih Arıkan,Tel: 0506 514 96 93

Not: Makale koleksiyonum, 2018, 2019, 2020 ve günümüzde yazdığım çalışmalarımı içermektedir. Bu nedenle, eski makalelerimi okurken güncel gelişmelerle tam olarak örtüşmeyen noktalar olabilir. Bu durumun sizi şaşırtmamasını temenni ederim.