SalihArıkan

Görmeyen çocuk büyümeye başlar. Ailesi ona sınırlı bir dünya oluşturur. Çocuk neyi elleriyle tanırsa sesini duyarsa hangi yiyeceği içeceği tadarsa onu tanır. 

Ben küçükken kör ebe oynardık arkama saklanırlardı hoş hatıralarımız olmuştu. Çocuk Körler okuluna gelince hocalar aileye sorar bu çocuk öz bakım becerilerini geliştirdi mi yani Aile korumacı yaklaşır giyinmeden yemek yapmaya kadar kişisel bakımını öğrenemediyse okul çocuğu kabul edemeyeceğini söyler. 

Neyse yazılacak çok şey varda büyür yolda düşe kalka yürümeye çalışır. Hafız sağa git hafız sola git ha niye yanlış gidiyorsun hâlbuki kendine göre demiştir. Dün bir adam bana öyle yaptı. Sola git dedi ben soldaki arabayı duyduğum için sağa gittim. Adam hatasını anladı yahu dedi seni arabaya çiğnetecektik. 

Bir Lokantaya gideriz. Adam sırf iyilik olsun diye ayranını açar. Sende şu ayranı bir çalka layım dersin. İyi niyetle suyunuzu açar ve söylemez. Sende masada bir şey ararken suyu dökersin. Bastonunu uygun gördüğün bir yere koyarsın. Adam yerini beğenmez başka bir yere koyar. Sende arar durursun. 

Yolda yürürsün bir şeyin üstüne gidiyorsundur iyi niyetle adam kolundan asılır. Söylemeden isterseniz yardımcı olayım demeden koldan asılmak iyi değildir. Çünkü hırsızlık maksadıyla yaklaşanlarda oluyor. 

Otobüse binersiniz birisi oradan bağırır şu mağdura bir yer verin gibi çoğu zaman incitici sözler sarf ederler. Birisi yüksek sesle Allaha şükür diyorsa yanınızda ben kör değilim çok şükür anlamına gelir. 

Misafirliğe gidersiniz sofrada haberiniz olmadan tabaklar bardakların yeri değişir. Çayınız biter belki siz muhabbetin güzelliğinden fark etmezsiniz ev sahibi Çay doldurmak için uzanırken sizde Çay bardağını almak için uzanırsınız bazen küçük kazalar olabiliyor. 

Bazı yerlerde iyi niyetli canım adam duvarlara kabartma yazı Levhası koyar bazı hastaneler. Adam kaldırım işgalinden yolda zor yürürken kabartma levhayı nasıl bulacak. Otobüse gidersiniz seslenir şurada yer var. 

Dün çay ocağına gittim. Ablanın biride şurada yer var dedi ben gülünce hatasını anladı. Bende böyle şeylerin olabildiğini anlattım. Fakültede yurda girdiğim ilk akşamdı. Arkadaşım mücahit bana yurdu tanıtıyordu en sonunda ağabey buda lambanın anahtarı dedi bende güldüm. Gerçi öğrenmemde fayda var ancak işime de yaramaz. Fakültede bir arkadaşım dizime dokununca korkmuştum. Meğer dizime rüzgârdan mıdır bilmem hafif toz olmuş oda temizleyeyim demiş buda hoş bir hatıra olarak zihnime kazındı.

Bir körü kırk adım götüren cennete girer hadisi. Buda yanlış anlaşılan bir olgu. Kırklık çokluk olarak değerlendiriliyor. Edebiyat dersindeki söz sanatları gibi düşünelim. Bazı arkadaşlarımızı kırk adım götürüp bırakanların olduğunu duydum birde o kırk adımın yolun ortasında bittiğini düşünün. İyi niyetle yapılan o kadar çok şey var ki önemli olan iyi niyetli olmak ancak ne olur diyalog kuralım. 

Engellilerle ilgili Çalışmalar yapacaksak lütfen Engellilerle Engelli Dernekleriyle birlikte yapalım. Sonra iyi niyetle yapılan ve kimseye faydası olmayan işler çıkar. Kalın Sağlıcakla. Salih Arıkan, Tel: 0506 514 96 93

Not: Makale koleksiyonum, 2018, 2019, 2020 ve günümüzde yazdığım çalışmalarımı içermektedir. Bu nedenle, eski makalelerimi okurken güncel gelişmelerle tam olarak örtüşmeyen noktalar olabilir. Bu durumun sizi şaşırtmamasını temenni ederim.