Dün akşam yorgun argın işten dönüyorum. Dönüşte bir ufak yokuşum var. O yokuşu özelikle tercih ediyorum hem spor olsun hem de kısa yol diye tırmanıyorum. Bir anne çocuğuyla gidiyor. Çocuk hasta bu hasta diyor. Annesi hemen müdahale ediyor. Annesi diyor ki o öbür dünyada görecek biz öbür dünyada kör olacağız deveye demişler ki boynun eğri oda demiş ki nerem doğru o misal. Çocuğun zihninin nelerle doldurulduğuna şahit olmak beni üzdü. Bu çocuk şimdi bilinçaltına bunu attı. Allah ahi’ret ve öbür dünya ile ilgili olumlu tutumlar geliştirmesi beklenir mi her insan bir kültüre doğar o kültür onu şekillendirir. Düşüşümüzdeki kodları çözersek yükselişimizde yeniden inşa sürecinde yeni bir yol haritası oluşturmuş oluruz. Anne baba olmadan azıcık okusak ne güzel olur. Müslüman fıtratı üzere doğan çocuklarımızı sahibi gibi değil de emanet gibi büyütsek ne hoş olur. Bir gün Akhisar’a doğru otobüs de yolculuk yapıyorum. Küçük kız şarkı söylüyor. Bandıra bandıra ye beni doyamazsın tadıma güler misin ağlar mısın? tabiî ki yakınları susturmaya çalışıyor. Siz bu şarkılarla beslenmeseniz o çocuk o şarkıyı nereden bilecek. Çocuk benim için diyor ki ateşte mi yanmış. Demek ki ailesi bir günahın bedeli engelli olarak çocuk dünyaya getirmek olarak öğretti. Bu tevhidi bir inanç da olmayan batıl bir anlayış bu zehri bu çocuğa kim enjekte etti. Şu dönemlerde ciddi bir alt üst oluş yaşıyoruz. Dinlediklerimize izlediklerimize dilimize pelesenk olan sözlere dikkat edelim. İyi şeyleri düşünelim iyiliklerden bahsedelim. Dünyayı güzel hareketler güzellikler kurtaracak. Kötülerin ve kötülüklerin reklamını yapmayalım.
Önemli duyuru ve haberler hakkında mail almak için kaydolun
© Salih Arıkan Tüm Hakları Saklıdır. Yazılım ve Tasarım Mek Tasarım